
Freud, her dönem ağırlıklı olarak cinsellik temalı araştırmalar yapmıştır. Daha sonra bu düşüncelerini bir kitapta toplamaya karar vermiş ve yazdığı kitap oldukça ses getirmiştir.
O dönemlerde cinselliğin erişkinlik dönemlerinde ortaya çıktığına dair düşünceler hakimdi. Ancak Freud bunun tersine cinselliğin çocukluk döneminde başladığını söylemiştir. Freud’a göre her insanda doğuştan gelen cinsel dürtüler vardır. Bu dürtüleri diğer dürtülerden ayırarak ”libido” ismini vermiştir. Bu dürtülerin bir cinsel amacı olduğunu düşünen Freud, daha bebekken emme sürecinde bunun ortaya çıktığını söyler. Öyle ki bebekler nesne olarak anneyi seçerler. Freud bu durumu ”Oral Dönem” olarak isimlendirmektedir. Çocukların 1-4 yaşları arasında bu dürtülerin anal ile ilişkili olduğunu söyler ve çocukların dışkılarını tutup bırakmasıyla bunun doyuma ulaştığını düşünmektedir. Çocuklar 3-6 yaş arası döneme geldiklerinde ise bu dürtülerin biraz daha genital bölgelere doğru kaydığını öne sürmektedir. Bu nedenle de çocuklar karşı cins ebeveynlerine arzusal duygular besleyebilirler. Daha sonrasında ise bu duyguların toplum tarafından bastırıldığını düşünmektedir. Freud’a göre bizim cinsel dürtülerimizin yönlendiği nesneler geçmişte yani çocukluğumuzda meydana gelen psikolojik nedenlerdir. Buna da psikanalitik kuram denmektedir.
Freud erkek ve kız çocuklarının sadece cinsel organları tarafından ayrıldığını düşünmüştür. Yine bir düşüncesine göre babaların erkek çocuklarından bekledikleri bir disiplin ve özerklik vardır. Bu nedenle erkek çocukları babaları cinsel organlarına zarar verecek korkusuyla hareket ederler ve babalarından korkarlar. Babasını annesine olan sevgisi ve bağlılığından dolayı da kıskanırlar.
Aşk Yoktur Libido Vardır!

” Cinsel eğilimlerin temeli hazdır. İnsan sevince aptallaşır. Aşk yoktur libido vardır. Bir objeye duyulan sevgi ona sahip olma isteğinden gelir. Hiçbir erkek birlikte olmak istemeyeceği kızla yakın arkadaş olmak istemez. İnsan mutlu olmak ister bu yüzden berbat haldedir. ”